
BÜYÜK KONUŞMAMAYI ÖĞRENDİM
– Türkiye ile ilgili kariyer planlamanız var mı? Ya da hedefiniz…
“Tabii ki hedeflerimiz, düşüncelerimiz var. Teknik direktörlük kariyerimi Avrupa’da sürdürmek istiyorum. Futbolcuyken Valencia’ya transfer olduğumda, “Kariyerimi Avrupa’da noktalayacağım” diye gitmiştim. Ama tekrardan Türkiye’ye dönmek nasip olmuştu. Onun için futbolda hiçbir zaman büyük konuşmamamız gerektiğini öğrendim. Biz sadece başarılı olmaya odaklandık. İlerleyen zaman ne getirir bunu göreceğiz.”
– Bu teklifin Romanya’dan değil de Türkiye’den gelmesini ister miydiniz?
“Türkiye’den de teklifler geldi. Ancak çok uzun bir periyottan çıkmıştım. Yaklaşık 23- 24 sene bu işin içindeydim ve en üst seviyede kalmaya çalıştım her zaman. Birkaç sene dinlenip ailemle vakit geçirmek istiyordum. Çok fazla acele etmedim. Doğru karar verdiğimi de düşünüyorum. Benim için çok büyük tecrübeler oldu ama ben bütün kalbimle söyleyecek olursam doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum.”
KIRGINLIKLARIM GERİDE KALDI
– Geçmişe baktığınızda Türkiye açısından bir kırgınlığınız var mı?
“Kırgınlıklarımız tabii ki var ama mutlu olduğumuz zamanlar da var. Bunlar futbolun içinde olan şeyler. Kırgınlıklar da olacaktır, sevinçler de olacaktır ancak öyle çok takan biri de değilim. Uzatmayı seven biri de değilim. Kırgınlıklar olmuştur ama hepsi gelip geçmiştir.”
HAGİ TECRÜBELERİNİ AKTARDI
– Romanya futboluna iz bırakan kişiler şu anda rakibiniz. En başta da G.Saray’ın efsanesi olan Hagi geliyor. Onunla ilişkiniz ne boyutta?
“Hagi’nin takımı Farul Constanta’ya karşı oynama şansı da elde ettik. Kendisi dünya futbolunda çok önemli bir figür. Ülkemizde de keza aynı şekilde. Maçtan önce soyunma odasını ziyarete gittim, 15-20 dakika muhabbetimiz olmuştu. Türkiye ve Romanya futbolu hakkında bayağı bir sohbet ettik. Hatıralardan, geçmişten, anılardan bahsettik. O bana Romanya futboluyla ilgili tecrübelerini aktardı. Güzel bir diyaloğumuz oldu.”


















