Başlığı atarken biraz havalı olsun istedim ancak at binme bizim de ata sporumuz hatta at biz Türklerin alametifarikasıdır. Unutmadan geçmiş tarihlerde ata sporumuz sayılabilecek branşlardan biri de polo sporudur. Ben de küçük yaşlarda Ankara Atlı Spor’da binicilik dersi aldım. Ne kadar sürdü bu merakın derseniz oldukça kısa. Her konuda olduğu gibi hevesimi aldım ve bıraktım.
Şu sıralar çevremdeki ebeveynlerin de dilinde ‘çocukları bu hafta sonu ata götürüyorum’ lafı pelesenk olmuş durumda… Şimdilerde sosyal medya ünlülerimizin de sevdiği biniciliği popüler kılan da Danla Biliç… Son günlerde de peşinden Şevval Şahin geliyor. Danla istikrarlı bu konuda. Hatta evini, yaşantısını da bu tutkusundan ötürü binicilik kulübünün yakınlarına taşıdı. Kendi atına sahip olan ünlü isimlerimiz hatta cemiyet hayatı ünlülerimiz de var.

Ancak at sahibi olmak heyecanlı olduğu kadar da maliyetli. 2 milyonluk iyi bir yarış atı aldıysan aylık 100 bin de masrafı var… Ata binmenin maliyeti oldukça yüksek! Atlar günlük bakım gerektirdiğinden zaman ayırmanız oldukça zor olacaktır. Sizin yerinize görevinizi üstlenecek yetkin birini bulmak, günlük beslenmesi, mevsime göre atınızın açık alanda mı kapalı alanda mı yaşayacağına karar vermeniz için güvenilir kişiyi bulmanız gerekiyor yoksa atın psikolojisi bozulabilir.
Ve bu tutkunuz sizin için üzücü sonlanabilir. Unutmadan dönem dizilerimizden Kuruluş Osman’daki binicilik sahnelerini de unutmamalı. Bu tarz yapımlar birçok kişinin ata merak sarmasında oldukça etkili oldu.

SENDE Mİ SOBER’SİN TATLIM?
Gençler arasında olduğu kadar iş dünyasında da artık alkolsüz yaşam dünyadan bir akım olarak bizim topraklarımızda da yaşam bulmaya başladı. İngilizce de ‘ayık’ anlama gelen sober yaşam şekli aslında bir tür farkındalık mevzusu. Bugüne kadar art arda içtiğiniz kokteyllerin yerini mocktailler alıyor ve İstanbul mekanlarında artık ayurvedik içecekler menülerin parlayan yıldızı.
Bu yaşam biçimi sadece sağlık için değil daha iyi odaklanma, anksiyete azalması, iş yerinde daha güçlü karar alabilme konusunda oldukça yardımcı oluyor. Alternatif içecekler konusunda mekanlar da adeta yarış içinde özellikle buradan yazlık plajlara, club işletmecilerine sesleniyorum menünüze bu tarz sober (ayık) yaşamı destekleyen içecekler ekleyin. Çünkü şu sıralar genç girişimcilerde en havalı soru “Ne kadardır sobersin tatlım?” Kimisi haftalar kimisi de aylarca cevabını veriyor. Ne kadar fark atarsan da o kadar havalısın benden söylemesi.

ZENGİNLERİN YENİ ROTASI KOSTARİKA’YA GİDELİM Mİ?
Yine yepyeni bir akımla karşınızdayım… White Lotus, 9 Perfect Strangers ve benzeri yapımlarla uzun zamandır da benim yaşam biçimimin bir parçası olan ‘Wellness’ kültürünü içselleştirdik iyice benimsedik sağımız solumuz ritüeller, ödem atan kiraz saplı, mısır püsküllü sihirli sular, aroma terapiler burama terapiler. Hepimiz sağlıklı yaşam kurallarına uyuyor dünyanın dört bir yanında ki merkezleri de keşfe gidiyoruz. Ancak durun Güney Amerika’nın İsviçre’si zenginlerin yeni rotası Kostarika artık sağlıklı yaşam kamplarının yeni adresi.
Yüzyıllardır doğada var olan teknikleri uygulayan, teknolojinin nimetlerinden uzak, özümüze hizmet eden, iç huzur bulmak için gidilen bu kampların on günlük maliyeti de 5 bin dolardan başlıyor. Şovdan uzak bir yaşam, spiritüel bir farkındalık arıyorsanız sizi 19 saat öteye gönderebiliriz ya da siz gelin Karadeniz de doğanın içinde iç huzurunuzu bulmaya davet edeyim. Maksat iç huzuru bulmak kendinle tanışmak değil mi?

YOK ARTIK DEDİRTEN PLAJ GİRİŞ ÜCRETLERİ!
Madem buradan yazlık mekanlara seslendik gelin biraz da plaj fiyatlarına bakalım… Şu sıralar Bodrum-Çeşme kıyaslamalı listeler art arda gündemimize giriyor. Hatta bir kaç güne duyarız eli kulağındadır desem yeridir. Lahmacun fiyatları Bodrum plajlarında yine en pahalı yiyecek olarak bize selam çakacaktır. Şu sıralar konuşulan ise plajlara giriş fiyatları. Euro üzerinden kapıyı açan mekanların dışında 9 bin liralık fiyatlandırma yapan bu fiyatın içine şezlong dahil bir de bu rakamı içeride tüketebiliyorsunuz. Tabii bu fiyatlandırma Bodrum için geçerli. Çeşme’de ise durum yarı yarıya, duyduğum en dudak uçuklatan fiyat ise 4 bin lira. Yine yazlık eleştirecek mevzularımız çok olacak. Bir kesim mutlaka söylenecek ama plajlara da akın akın gidecek. Bakalım bu yazın kazananı kim olacak?


















