Trabzon-Akçaabat’lı olan Sabahattin Eyüboğlu kimdir diyenler için o, hümanizm akımına bağlı bir yazar ve çevirmendir. Sabahattin Eyüboğlu eserleri, genellikle toplumsal konuları işler. Sabahattin Eyüboğlu edebi kişiliği ve hayatı, siyaset ile de yakından ilgilidir. Sabahattin Eyüboğlu hangi akım ve topluluğa dahil diye merak edenler olabilir. Sabahattin Eyüboğlu hangi dönemde eserler üretmiştir? Sabahattin Eyüboğlu sözleri hangileridir?
Sabahattin Eyüboğlu Kimdir?
Yazar, akademisyen ve çevirmen olan Sabahattin Eyüboğlu, 1909 yılında Trabzon’un bir ilçesi olan Akçaabat’ta doğmuştur. Ressam ve şair olan Bedri Rahmi Eyüboğlu ile ilk kadın mimarlardan Mualla Eyüboğlu ile kardeştir. Sabahattin Eyüboğlu, ilkokula Kütahya’da başlamış, ortaöğretimi ise Trabzon’da bitirmiştir. O yıllarda, Atatürk’ün eğitim amaçlı olarak Avrupa’ya gönderdiği öğrenciler arasında olmak isteyen Eyüboğlu, sınava girmiş ve başarılı olarak gitmeye hak kazanmıştır. Bu sayede yüksek öğrenim için Sorbonne, Djon ve Lyon üniversitelerine gitmiş ve edebiyat ile filoloji gibi alanlarda eğitim almıştır.
1933 yılında ise İstanbul Üniversitesi’de Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünde doçentlik görevine başlamıştır. Talim Terbiye Kurulu üyesi olmuş ve başkent Ankara’da eğitim müfettişliği yapmıştır. Kültür tarihi dersleri verdiği Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nde, 1943 ve 1947 yılları arasında görev almıştır. Aynı dönem, Tercüme Bürosu’nda pek çok yabancı eser çevirmiştir. Tekrar Fransa’ya gitmek isteyen Eyüboğlu, 1947-1948 yıllarını orada geçirmiş ve İstanbul’a dönmüştür. 1950 ile 1960 yılları arasında, İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünde akademisyenlik yapmaya devam etmiş ve karşılaştırmalı Türk-Fransız edebiyatı dersi vermiştir. Öte yandan, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu’nda 1951 ve 1958 yıllarında sanat tarihi dersleri vermiştir.
Eyüboğlu, hayatı boyunca edebiyatı ve akademisyenliği bir arada yürütmüştür. 1930’lı yıllarda başladığı yazarlık kariyerine, çeşitli dergiler ve gazeteler için eserler kaleme alarak devam etmiştir. Tan, Hâkimiyet-i Milliye gazeteleri, İnsan, Varlık ve Kültür Haftası dergileri bunlardan bazılarıdır. Eyüboğlu, Melih Cevdet Anday, Nurullah Ataç ve Orhan Veli Kanık ile bir araya gelerek “Tercüme” dergisini çıkarmıştır. Aralarında, Jean-Paul Sartre, Montaigne ve Ömer Hayyam’ın da bulunduğu çok sayıda edebiyatçının eserlerini Vedat Günyol ile beraber Türkçeye çevirmiştir. 1965 yılında Yeni Ufuklar dergisinde yazdığı ve çevirdiği bazı eserler toplatılmıştır. 12 Mart Darbesi döneminde, gizlice komünist örgüt kurmaya teşebbüs etmek ile suçlanmış, ancak mahkeme kararı ile beraat etmiştir. 13 Ocak 1973 yılında ise İstanbul’da vefat etmiştir. Cenazesi Merkezefendi Mezarlığı’na defnedilmiştir. 
Sabahattin Eyüboğlu Eserleri Nelerdir?
Hayatı boyunca çok sayıda deneme, eleştiri ve inceleme yazıları kaleme alan Eyüboğlu, birçok yabancı yazarın eserlerini de Türkçeye çevirmiştir. Bunlar arasında, Ömer Hayyam’ın Rubailer’i, Montaigne’in Denemeler’i, Platon’un Devlet’i ve La Fontaine’in Fabllar’ı bulunur. Oldukça geniş kapsamlı eserlere imza atmış olan Eyüboğlu’nun, kısa metrajlı filmleri de vardır. Toplumcu anlayışa yakın olmuş ve “Anadolu Hümanizmi” kavramıyla yakından ilgilenmiştir. Yazarın çeşitli alanlarda hazırladığı bazı eserler ise şunlardır:
Deneme ve İnceleme
Avrupa Resminde Gerçeklik Duygusu
Fatih Albümüne Bakış
Mavi ve Kara
Yunus Emre’ye Selam
Yunus Emre
Sanat Üzerine Denemeler
Pir Sultan Abdal
Köy Enstitüleri Üzerine
Kırkpınar
Çeviri
Oblomov – İvan Gonçarov
Denemeler – Michel de Montaigne
Troilos ile Kressida – William Shakespeare
Devlet – Platon
Cimri – Moliere
Moby-Dick / Beyaz Balina – Herman Melville
Şamdancı – Alfred de Musset
Macbeth – William Shakespeare
Hamlet – William Shakespeare
Atinalı Timon – William Shakespeare
Julius Caesar – William Shakespeare
Zincire Vurulmuş Prometheus – Eshilos
Antonius ve Kleopatra – William Shakespeare
Sabahattin Eyüboğlu Sözleri Neler?
Düşünce suç olmaz ya, olursa eğer en büyük düşünce suçu, düşüncenin suç olabileceğini düşünmektir.
Bir kitapta her şeyi bulan kişi, bütün kitapların düşmanıdır. Her şeyi bulduğu kitabın bile.
Her işin başı, sevgidir.
İki insanın gerçekten dost olduğu yerde uygarlık vardır.
Sevgiden yana olmayan ahlak, karanlıktan yanadır.
Halk kendi yazarını buldukça uyanır, bulmadıkça uyur.
Güneşe açılan her gözde, yaşamak hazzının pırıltısı vardır.


















