AK Parti Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, geçtiğimiz yıl şubat ayında Küçükçekmece’ye bağlı Kanarya Mahallesi’nde belediye seçim çalışmaları yürüttüğü sırada bulunduğu alana uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlendi. Saldırıda alandan geçmekte olan E.G.D. isimli kadın vatandaş yaralandı. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olaya ilişkin derhal soruşturma başlattı. Yeniay’ın dernekten yaklaşık 10 saniye geç çıkması ile saldırıdan kurtulduğu öğrenilmişti. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında olayla ilişiği bulunan 44 şüpheliye tutuklama tedbiri uygulandı. Tamamlanan soruşturma kapsamında 61 şüpheliye farklı suçlardan dava açıldı.
“BU SALDIRI BANA VE BENİM SEÇİM EKİBİME YAPILDI”
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan AK Parti Küçükçekmece Belediye Başkan adayı, saldırının kendisine ve seçim ekibine yönelik yapıldığını söyledi ve şöyle konuştu: ”Ben AK Parti Küçükçekmece belediye başkan adayıyım. 2004-2014 yılları arasında Küçükçekmece aynı partiden belediye başkanı olarak görev yapmıştım. Hali hazırda 31 mart yerel seçimleri için seçim çalışmalarını yürütüyorum. Seçim programımız gereğince ilçe teşkilatımızın Seçim koordinasyon merkezi günlük seçim programını planlarlar ve sivil toplum kuruluşları gruplar ve derneklerden gelen teklifler doğrultusunda ziyaret noktaları belirler ve bize bildirir. Biz seçim koordinasyon merkezimizin yapmış olduğu planlar doğrutusunda seçim çalışmamızı yaparız. Seçim koordinasyon merkezi 1 gün sonrasının seçim gezisi planını internet ortamında ve sosyal medya hesaplarından ilan eder. Bu ilanda saat saat nereye gideceğimiz hangi bölgeyi ziyaret edeceğimiz yazar. Bu şekilde tüm kamuoyu bir sonraki günkü seçim çalışma programımızdan haberdar olur. 09/02/2024 günü işleyişe uygun şekilde ilçe teşkilatımız tarafından seçim çalışma programımız ilan edildi. Saat 15.00’a kadar günlük seçim programımızı aksama olmadan uyguladık. Kanarya Mahallesinde bir camide namaz kıldıktan sonra daha önce yapılan ve ilçe tarafından programa alınan davete icap ederek Kanarya mahallesinde bulunan Mardin Midyat Narlıca köyü yardımlaşma derneği ( HELEX-DER ) isimli derneğe gittik. Yanlış hatırlamıyorsam Saat 16.00 sıralarında dernek binasına giriş yaptık.
İçeride 100’e yakın vatandaş vardı. Dernekte mikrofon tertibatı kurulmuştu. Dışarıda hoparlörlü ses sitemi vardı. Benim konuşma yaptığım masa derneğin hemen girişinde sokaktan görülür şekilde camın hemen yanındaydı. Güvenlik zafiyeti yönünden en zayıf noktadaydık. Derneğin bulunduğu nokta ile silahlı saldırının yapıldığı balıkçım sokak arasında bir kot farkı olduğunu hatırlıyorum. Üstteki sokağa göre mahkum konumdaydık. Dışarıdan sokaktan geçen bir vatandaş doğrudan cam kenarındaki gövdemizi görüyordu. Sokaktan geçen bir araba veya vatandaşın ateş edebileceği noktadan tam gövde üstü hizamız hedef konumundaydı. Konuşmaya başladım. Sesim dışarıya yansıtıldı. Konuşmayı bitireceğimi vatandaşlara ilan ettim o anda dikkatimi çeken 1-2 kişi hızlı bir şekilde dernek binasından dışarıya çıktı. Konuşmamı bitirdikten sonra ” vatandaş tarafından geldi hemen gitti ” şeklinde algılanmaması için 1-2 soru almak üzere durakladım. Çünkü acele ediyordum. Programımız 8-10 dakika sarkmıştı. 2 dakika içinde dernekten dışarı çıkmayı planlıyordum. Diğer programa geç kalmamak için hızlı bir şekilde soruları cevaplayıp çıkacaktık. Güvenlik tertibatını sağlamakla görevli kolluk görevlisi tertibat almak için dışarıya doğru yöneldi.
Birinci soruyu tamamladım ikinci soruyu cevapladığım sırada dışarıdan seri halde silah atışları gelmeye başladı biz bulunduğumuz noktadan derneğin iç tarafındaki güvenli bölgeye gittik. Saldırı sona erdikten sonra 5-6 dakika sonra ismini hatırlamadığım dernek başkanı çok rahat bir şekilde dışarıya çıktı etrafı kontrol etti 10-15 saniye sonra içeriye girdi bize rahat bir tavırla ” merak etmeyin bu basit adi bir olay bize yönelik değil ” şeklinde bir açıklama yaptı. Ancak biz bu açıklamaya itibar etmedik. Anlık olarak binalardan bizim dışarıya çıkmamızı bekliyor olabilirler ”emniyet güvenlik tedbirleri almadan kesinlikle dışarı çıkmayalım’ diyerek orada kaldım ve ekibimden kimse dışarıya çıkmadı emniyet tedbirlerinin alındığını kolluk birimlerinden teyit ettikten sonra dışarıya çıktık. İfademi verirken şimdi daha iyi anlıyorum. Konuşma yapmamız için bize ayrılan sedir doğrudan pencerenin kenarındaydı dışarıdan bakıldığında hedef olabilecek en zayıf noktada idi. Program 7-8 dakika gecikmese idi o anda dışarıda fotoğraf çektirme ve vedalaşma merasiminde olacaktık ve biz doğrudan saldırının hedefi olacaktık. Dernek önü silahların ateşlendiği noktaya çok yakın bir mesafedeydi ve mahkum bir konumdaydı. Bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde saldırının doğrudan bana yapıldığı kanaatine ulaştım. Bu saldırı bana ve benim seçim ekibime yönelik olarak yapılmıştır. Büyük bir katliamın eşiğinden dönüldüğünü düşünüyorum…’
