Bizden gibi ama değil Biraz tanıdık bir şehir Atina

spot_img


Bazı yerler vardır size çok tanıdık gelen… Havası tanıdık, suyu tanıdık, yemekleri tanıdık, insanı tanıdık, ezgisi tanıdık, eğlencesi tanıdık… Hatta öyle ki kavgası ve coşkusu dahi tanıdık… Hem biraz bizden gibi hem değil… Ege’nin karşı yakasında, komşu Yunanistan’ın başkenti Atina sokaklarında dolaşırken hissettiğim en güçlü duygu tanıdık…

BİR DENİZ İKİ YAKA

Baksetbol Milli Takımları’nın ana sponsoru olan Hepsiburada ile gittiğimiz 2025 FIBA Kadınlar Avrupa Basketbol Şampiyonası’nda küçük bir şehir turu yaptık Atina sokaklarında. Şehirde doğan düşünceler bir yana şehrin dokusu da enteresan. Avrupa şehrindesiniz ama değilsiniz, Türkiye’de gibisiniz ama değilsiniz… Biraz Avrupa, biraz Türkiye sanki…

Bir sokağı taştan evler, begonviller, rengarenk çiçeklerle kaplı… İşte burası Ege’nin şirin bir ilçesi, sanki Bodrum, Datça sokakları… Sonra bir köşeyi dönüyorsunuz kocaman bir meydan, heykeller, kiliseler… İşte burası Avrupa! Biraz ileriye gidip esnafın el işi ve yöresel ürünleri sattığı sokaklarda ürün başına pazarlık etmeye başlayınca biraz İstanbul… Bir restorana oturup favasını, cacikisini, sarmasını, böreğini yemeğe başlayınca biraz da İzmir oluyor bu coğrafya… Sizi şaşırtmıyor ama “Ben bunu bir yerden biliyorum” dedirtiyor aynı zamanda…

TAŞLARA KAZINMIŞ

İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Atina, demokrasinin ilk radikal versiyonunu deneyen eşsiz bir kent. Tarih öncesi uygarlıkların en önemlileri Atina’da gelişmiş ve insanlık tarihi adına bugüne kadar gelen çok başarılı mimari başyapıtları ortaya koymuş. Bunun en önemli örneği olan Akropolis, Atina tepesinde yer alan kalesi ve mimari kalıntıları ile Atina’da görülmesi gereken yerlerin başında yer alıyor. Akropol’ün yapımı milattan önce 5. yüzyıla kadar uzanıyor. Şehre ismini veren zafer tanrıçası Athena’ya adanan ve bugün Akropol’ün en önemli yapı kalıntılarını oluşturan kutsal mekanlar içinde en gösterişli olanı Parthenon Tapınağı… Akropolis’in en tepesinde yer bu tapınak, Yunan mimarisinin en önemli eserlerinden biri olarak görkemiyle hayran bırakıyor. Atina’nın hemen her yerinden görünen bu tapınak, geceleri ise ışıl ışıl şehri selamlıyor…

ZAMANI YAVAŞLATAN SOKAKLAR

Osmanlı döneminde kentin merkezi olan Monastraki bölgesi, Türk usulü çarşısı, Fethiye ve Tzastrakis camileriyle, kentin Osmanlı hakimiyetinde olduğu dönemin izlerini taşıyor. Burası, şık alışveriş mekanları ve kafeleriyle şehrin en popüler yaya güzergahı olan Ermou Caddesi’ni de içinde barındırıyor. Atina’yı Atina yapan, şehrin otantik ruhunu yakalayabileceğiniz sokaklar ise, Hadrianus Kemeri’nden başlayarak Anafiotika’ya kadar uzanan Plaka bölgesinde kümeleniyor. Adrianou ise, Plaka’nın en meşhur turistik sokaklarından. Plaka’yı boydan boya geçen Adrianou, trafiğe kapalı dar sokakları, pencerelerden sarkan begonviller ve rengarenk çiçekler süslüyor. Yol boyunca sıra sıra dizilen kafelerden gelen Yunan müzikleri size bir masalsı bir yürüyüş imkânı sunarken adım başı fotoğraflık kareler de veriyor… Hadrianus Kütüphanesi’nden Saint Catherine Rum Ortodoks Kilisesi’ne uzanan bu yol size “İşte nihayet Atina’dayım!” dedirtiyor.

400 PİLE 400 YIL

ATINA’nın kalbi, meclisin ve bakanlıkların olduğu Syntagma Meydanı’nda atıyor. Kentin en önemli kesişme yeri olan meydanda, parlamento binasının cephesinde yer alan Meçhul Asker Anıtı’ndaki nöbet değişimini görmek için her gün yüzlerce turist kapıda bekliyor. Yunanistan Silahlı Kuvvetlerinin askeri birimi olan Evzonlar tarafından yapılan törende askerlerin kıyafeti dikkat çekiyor. 400 pileden oluşan etekli kıyafet Osmanlı İmparatorluğu’nun 400 yıllık hakimiyetini simgeliyor. Öğlen 11:00’da yapılan bu törende eğer mevsim yaz ise biraz sıcak altında kalırsınız ama ne olursa olsun bu eşsiz seremoniyi kaçırmamalısınız.

BU MERDİVENLER BİR BAŞKA

INSTAGRAM’da Atina’dan en çok fotoğrafın yüklendiği bir diğer popüler durak Mnisikleous Merdivenleri! İki sokağı birbirine bağlayan uzun merdiven boyunca, Beyoğlu’ndaki Cezayir Sokağı ya da Cezayir Çıkmazı’nı andıracak şekilde sağlı sollu mekanlar var. İster kafede oturun ister oturmayın ama bu merdivenlerde fotoğraf çekilmeyi unutmayın.

OLİMPİYATLAR İLK KEZ BURADA YAPILMIŞ

DÜNYADA 4 yılda bir düzenlenen olimpiyat oyunlarını hepimiz biliyoruz. Peki dünyadaki ilk olimpiyatların Atina’da yapıldığını kaçımız biliyor? İşte bu olimpiyat ateşinin ilk yakıldığı yer ise Panathenaic Stadyumu… Tarihi MÖ 566’a uzanan, 1896’da modern olimpiyatlara ev sahipliği yapan bu stadyumun tamamı mermerden oluşuyor. Günümüzde okçuluk gibi bazı branş sporlarına ev sahipliği yapan bu stadyumu ister dışarıdan gezebilir isterseniz bilet alıp içine girebilir, siz de içinizdeki olimpiyat ateşini yakabilirsiniz!



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img