Bungalov skandalında sanıklar hakim karşısına çıktı! “Diğer ampuller gibi zannettim”

spot_img


Bungalov skandalında sanıklar hakim karşısına çıktı! Diğer ampuller gibi zannettim

Ampulün sensörlü olduğunu, gizli kameralı bir ampul olmadığını düşündüğünü aktaran tutuklu sanık Tansel S., “Söz konusu bungalovlarda beyaz ve sarı led lambalar mutfak kısmının alt çekmecesinde bulunur. Ben yemek masasında buldum ampulü mutfak çekmecesindeki yedek ampullerin yanına koydum. Ampul diğer ampuller gibiydi sadece altında sensör olduğunu, altından geçerken yandığını düşündüm önemsemedim. Hüseyin’e ise sensörlü lamba sanırım dediğimi ve çekmeceye koyduğumu söyledim. Bu ampulün müşteriler tarafından bırakıldığını düşündüm. Gizli kamera olabileceğini düşünmedim. Olay tarihinde diz ameliyatı geçirdiğim için ikinci kata çıkacak ampul bile takacak durumda değildim. Hüseyin’in dedesi vefat ettiğinden benden yardım istedi. Daha öncede yardım ettim. İşletmenin çakıl taşına kadar birçok yerde parmak izim olması muhtemeldir. Haftada 1 veya 2 gün bungalova uğrarım. Söz konusu bungalovda çalışan temizlikçi işçiler vardı ve olaydan 2 ay öncesinde kadar geliyorlardı. Bungalovlarla Hüseyin K. ve ailesi ilgilenirdi. Ampul bozulduğu zaman bazen ben bazen de Hüseyin değiştiriyordu. Bu ampulü düzenli gelen müşteriler takmış olabilir. Bu şekilde sensörlü ampul yoktu. Bu ampulü Hüseyin yada müşteriler koymuştur diye çekmeceye koydum. Ampulün resmini Hüseyin bana göndermiş olup onun parmak izinin çıkmaması ve benim parmak izimin çıkması tuhafıma gitmiştir. Ben müştekileri bungalova yerleştirirken Hüseyin yoktu. Müştekiler gelmeden önce temizliği ben yapmış olabilirim hatırlamıyorum beraber de yapmış olabiliriz. Hüseyin’in dedesi öldüğünde İstanbul’a gidip geliyordu o dönemde ben ilgilenirdim. Ben rezervasyonlara karışmazdım. Sadece temizlik ve karşılamalarla ben ilgilenirdim. Ben burayı işletmiyorum, yardım için geliyordum. Beraatımı talep ediyorum” şeklinde konuştu.

Bungalov skandalında sanıklar hakim karşısına çıktı! Diğer ampuller gibi zannettim

Müşteki Mesut Kozan, “Ben 9 Mart tarihinde arkadaşım vasıtasıyla Hüseyin K. ile rezervasyon yaptım. 9 Mart tarihinde Hüseyin K.’ye 15 bin lira ödeme yaptım. 29 Mart’ta bungalova eşim ve kızım ile gittim. Biz 15.30 sıralarında giriş yaptık bungalova ve Tansel S. karşıladı. Bungalovun ortağı olduğunu 33 bin liranın verilmesi gerektiğini söyledi. Ben Tansel S.’nin hesabına bu parayı gönderdim ve bize bungalovu tanıttı. Biz bungalovda yemek yedik ve daha sonrasında eşimle üst kata çıktık. Eşimle evli olan insanların yaşadıklarını yaşadık. 01.30 sıralarında yatarken jakuzinin üzerinde 3’lü şekilde bulunan lambaların ortasında kırmızı ışık gördüm. Jakuzinin üzerine çıktım ve ışık ampulün içindeki kameranın etrafından geliyordu. Sonra durumu kolluk kuvvetlerine bildirdim. Polisler gelince eşim kırmızı ışığın söndüğünü söyledi ve bende fark ettim. Sabah 07.00 gibi toparlanıp çıktık 09.00 gibi Tansel beni arayarak, ‘Bizi ihbar etmişsiniz başka bir müşteri takmıştır, kendi aramızda halledebilirdik, bizim evrak eksikliğimiz’ dedi. Şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum” derken Mesut Kozan’ın eşi müşteki Pınar Kozan da eşinin söylediklerine katılarak şikayetçi olduğunu söyledi. Görüşünü açıklayan cumhuriyet savıcısı eksik hususların giderilmesi ve sanıkların tutukluluklarının devam etmesini talep etti. Mahkeme heyeti ise eksik hususların giderilmesi yönünde karar vererek duruşmayı erteledi.

DURUŞMA SONRASI GERGİNLİK

Ertelenen duruşma sonrasında adliye binası dışında taraflar arasında gerginlik yaşandı. Gerginlik, muhtemel bir kavgaya dönüşmeden polis ekiplerinin müdahalesiyle son buldu. Taraflar araçlara binerek bölgeden ayrıldı.



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img