Bursa, Anadolu coğrafyasının en kıymetli şehirlerinden biri… Pek çok nedenine yakınlarda bir yenisi eklendi. Dünyanın en saygın dergilerinden Time, dünyadan 10 kız seçerken aralarına Bursa’dan 17 yaşındaki Defne Özcan’ı da yazdı. Biz de İstanbul’dan kalktık, Yeşil Bursa’nın yolunu tuttuk.
Gönül, Ulu Cami’nin önünde buluşup, Defne ile iskender yemek isterdi ama “Okulumu aksatamam” deyince okul çıkışında buluştuk.
– Bize kendinden bahseder misin?
– Fen lisesinde 12. sınıfta okuyorum. Makine mühendisi olmak istiyorum. Küçüklüğümden beri çevremde çok fazla makine mühendisi var. Babam ve amcam başta olmak üzere… Teyzem ve eniştem de mühendis. Küçüklüğümden beri mühendisliğin nasıl bir alan olduğunu gözlemleme fırsatım oldu. Yurt dışındaki online eğitim programlarıyla makine mühendisliğini daha detaylıca inceledim.
– Hedefin nedir?
– 11’inci sınıfta Prof. Dr. İsmail Lazoğlu’nun Koç Üniversitesi’ndeki yaz araştırma programına katıldım. Biyomedikal uygulamalar üzerineydi. Bu süreçte makine mühendisliğinin insan hayatı üzerine ne kadar anlamlı dokunuşlar yapabileceğini gördüm. O andan sonra hedefim belliydi. Biyomedikal uygulamalar üzerine çalışmak istiyorum. Meslek hayatım boyunca bu kadar tatmin edici bir iş yapabilir miyim, bilmiyorum.

– Seni dünya gündemine taşıyan solo uçuşundan bahseder misin?
– Eğitim hayatım boyunca bazı sektörlerde kız temsilinin çok az olduğunu gördüm. Özellikle STEM alanlarında (bilim, teknoloji, mühendislik, matematik) gibi alanlarda kız çocuklarına daha yetişme aşamasında bazı mesleklerde daha az şans tanındığının hissettirildiğini gördüm. Benim için bu söz konusu olamaz, hemcinslerim için harekete geçmem gerekti. Havacılık alanında bir farkındalık yaratmak istedim. Çünkü havacılıkta kadın temsil oranı yüzde 6! Erkek egemen bir meslek! Sadece Türkiye’de değil ne yazık ki dünyada da bu durum böyle!

Kadınlar pilot olamaz mı? Yapamazlar mı? Eşit imkanlar, haklar ve en önemlisi eşit maaş verildiğinde neden olmasın? Ben bu yüzden havacılığa başladım. Çünkü bu alandaki farklı bir şey yapmak çok ses getirecekti. Hedefimi “Türkiye’de en genç solo uçuş yapan kişi” olmak şeklinde belirledim.
– Annen baban karşı çıkmadılar mı?
– Asla, kararımı onlarla birlikte verdim. Çevremdeki kız-erkek arkadaşlarımın hepsi kararıma destek verdiler. Zaten bana ‘Yapma’ diyecek olsalar arkadaşım olmazlardı. Solo uçuşumun ardından bana gelip ‘Biz de yapmak istiyoruz, yol gösterir misin?’ diyenler oldu. Böyle bir şey akıllarında yokken belki mümkün olabildiğini gördüler. Bu da benim için büyük bir mutluluk…

– Bir günde tek başına uçacak seviyeye gelmedin di mi?
– Elbette. Önce bir uçuş okuluna kayıt yaptırdım. 1.5 yıl süren yer dersleri ve uçuş eğitiminin ardından Cumhuriyet Bayramımızdan iki gün önce hayalimi gerçekleştirdim. Solo uçuşumun ardından hiç tek uçmadım. Hedefime ulaşmıştım. Zaten pilot olmak gibi hayalim yoktu, aldığım eğitimin ve yaptığım pilotluğun havayolu pilotluğuyla da uzaktan yakından ilgisi bulunmuyor. Ben sadece kadınların her sektörde olabileceklerine dair bir farkındalık oluşturmak istedim.
-Yaşıtlarından farklı olarak uçuşa sevdalanıyorsun. Seni diğerlerinden ayıran şey nedir?
– Bir fark olduğunu düşünmüyorum. Ben de diğer kızlar gibi bebeklerle oynadım. Lego setlerim vardı. Friends setlerim mesela, biraz daha büyüyünce Architecture setleri aldım. Bugünlerde F1 setlerini seviyorum. Benim derdim bu zaten, herkes bunu yapabilir. Belki imkanlar sebebiyle başkaları yapamamıştır.

– Peki kimi tutuyorsun Formula 1’de?
– RedBull takımının taraftarıyım ben.
Max Verstappen’i çok seviyorum, daha ilk şampiyonluğuna ulaşmadan önce de onun hayranıydım.
– Time dergisinin seninle temasa geçişini anlatır mısın?
– Haziran ayında bu derginin kıdemli editörü, sosyal medya üzerinden bana ulaştı. Solo uçuşumundan haberdar olduklarını, başarılarımı takip ettiklerini, görüşme yapmak istediklerini iletti. İnternet üzerinden görüştük. Solo uçuşumun arkasındaki amacımı, motivasyonumu öğrenmek istediler. Bir hafta sonra Time’dan bir mail daha geldi. Odamdaydım hemen okumaya başladım. Derginin editörlerinin bu sene ilk kez oluşturduğu ve The Lego Group tarafından hayata geçirilen ‘Yılın Kızları Listesi’ne seçilen 10 kişiden biri olduğumu bildirdiler.
– Muhtemelen çığlık attın?
– (Gülerek) Biraz… Bu mailde Yılın Kızları Listesi’nde olmak isteyip istemeyeceğimi sordular. Tabii ki de ‘evet’ dedim. Çok güzel bir proje oldu. Kapakta seçilen 10 kız olarak hepimizin Lego minifigür halleri var. Minifigürlerin tasarım süreci de çok heyecanlı oldu.
Sürekli haberdar edildik ve son halini görünce aşırı mutlu oldum.

İŞTE TIME’IN SEÇTİĞİ 10 KIZ
Rutendo Shadaya (17/ Yeni Zelanda) Ülkesindeki genç yazarların temsilcisi Coco Yoshizawa (15 / Japonya) Olimpiyat altın madalyalı sporcu Valerie Chiu (Çin / 15) Uluslararası bilim eğitmeni Zoé Clauzure (Fransa / 15) Zorbalıkla mücadele öncüsü Clara Proksch (12 / Almanya) Çocuk güvenliğini önceliklendiren bilim insanı Ivanna Richards (17 / Meksika) Kalıpları yıkan yarış pilotu Kornelia Wieczorek (17 / Polonya) Biyoteknoloji mucidi Defne Özcan (17 / Türkiye) Türkiye’den çığır açan 17 yaşındaki pilot Rebecca Young (12 / Birleşik Krallık) Evsizlik sorununa karşı mücadele eden mühendis Naomi S. DeBerry (12 / ABD) Organ bağışı savunucusu ve çocuk kitabı yazarı
CÜMLELERİ DEFNE ÖZCAN TAMAMLIYOR
20 yıl sonra kendimi… başarılı bir makine mühendisi olarak görüyorum.
❙ Benim için makine mühendisliği… insan hayatına dokunduğu için önemli.
❙ Solo uçuşu yaparken hedefim… STEM alanlarındaki temsil oranının düşük olmasına dikkat çekmekti.
❙ En sevdiğim ders… fizik çünkü çok ilgimi çekiyor.
❙ Uyumadan önce… mutlaka kitap okurum çünkü uykuya dalmamı kolaylaştırıyor.


















