Enstitü Sosyal, 23 Nisan Çocuk Bayramı haftasında çocukların dijital dünyada güvenliğini sağlamak için önemli bir projeyi hayata geçirdi. Çocukların dijital ortamdaki haklarını korumaya yönelik bir sözleşme metni hazırlandı. Dünyada ilk kez, Türkiye öncülüğünde hukukçular, eğitimciler, hekimler, öğretmenler ve çocukların katılımıyla Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi hazırlandı. Metin dijitalleşmenin çocuklar üzerinde doğurduğu etik, toplumsal ve hukuki risk alanlarına dikkat çeken; aynı zamanda çözüm ve sorumluluk önerileri sunan bir çağrı niteliği taşıyor. 13 maddeden oluşan metnin içeriği dün düzenlenen bir toplantıyla kamuoyuyla ilk kez paylaşıldı. Enstitü Sosyal tarafından düzenlenen toplantıda çocuğun dijital ortamda tanınması ve haklarının bilinmesi, dijital güvenlikte aile, eğitim, teknoloji ve kamu işbirliği, etik ve akademik temellere dayalı, çocukların güvenliği ve mahremiyetini merkeze alan bir yaklaşım geliştirme başlıkları değerlendirildi.
İMZAYA AÇILDI
Programda konuşan Enstitü Sosyal Eğitim Araştırma Programı Direktörü Volkan Levent Akgünlü, “Türkiye’de bugün çok önemli bir harekete, bir toplumsal harekete sebebiyet verecek bugünkü toplantımız. Bunun için bugün itibarıyla web’de de internette de bu dijital dünyada çocuk hakları sözleşmesini imzaya açmış bulunuyoruz. Bu sözleşmeyle internet daha güvenlik hale gelecek. Buradan kastettiğimiz şey yanlış anlaşılmasın. Bir yasaklama veya sınırlama şeklinde bir şey ortaya koymuyoruz. Sadece istediğimiz şey interneti makul ölçülerde ve bizim yararımıza daha çok nasıl kullanabiliriz” dedi.
TOPLAM 13 MADDE
Programda konuşan Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhan Odabaşı, “Maalesef 2 yaşındaki çocuğun elinde yemek yerken bir küçük cep telefonu ve ekrandan sürekli akan bir şeylerle gördüğüm çocuklar nelere maruz kaldığını bilmeden kendilerini oyaladıklarını zanneden velileriyle baş başa geçirilen bir çocukluk var. Çocuk hakları dediğimiz zaman bizim Evrensel Çocuk Hakları Beyannamesi’yle Türkiye’nin de imzaladığı bu beyannameyle yıllardır koruduğumuz bir çocukluğumuz var. Ancak dijital yaşamda maalesef bir işbirliğine ihtiyacımız var. Anneler, babalar, öğretmenlerimiz, çocuk bakıcılarımız, sosyal hizmet kurumlarımızla hepimizin birlikte olmaya ihtiyacımız var bu dönemde. Türkiye’de dünyada ilk olarak biz dijital dünyada çocuk hakları sözleşmesini oluşturduk. Genel çerçevemizde 13 maddeye sığdırdığımız bu kapsayıcı sözleşmeyle çocuklarımızın bu dünyadaki haklarını ve kimlerin koruyacağını, kimlerin suistimal etmemesi gerektiğini de belirtmeye çalıştık” diye konuştu.
MİLLİ EĞİTİM DE DESTEK VERDİ
SÖZLEŞMEYİ Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de “23 Nisan’da Önemli Bir Gündemimiz Var” başlığıyla sosyal medya hesabından paylaştı. Bakan Tekin, “Çocuklarımızın haklarını korumamız gereken en önemli alanlardan biri dijital dünyadır. Dijital dünyanın faydaları kadar risklerini de yetişkinler olarak yönetmek zorundayız. Bu anlayışla, Türkiye’nin öncülüğünde; alanında uzman hukukçular, psikologlar, hekimler, öğretmenler ve elbette çocuklarımızın katılımıyla, dünyada ilk kez Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesi hazırlandı. Bugün, tüm dünya çocuklarının üstün yararı için her yetişkini bu sözleşmeyi imzalamaya davet ediyorum” dedi.
