İdeal eş listeni yırtıp at! Gerçek aşk böyle bulunuyor

spot_img


Peki ya ilişkiye hazır olmadığımız halde hazırmış gibi yapıyorsak? İşte burada dürüstlük devreye giriyor. Hem kendimize hem karşımızdakine… Bazen insanlar, “Artık biriyle olayım” baskısıyla, duygusal olarak hazır olmadıkları ilişkilerin içine giriyorlar. Bu da hem kendilerini hem karşılarındakini yıpratıyor. O yüzden zamanlama önemli. Kendine şu soruyu sor: “Bu ilişki benim gelişimime katkı sunuyor mu, yoksa sadece beni oyalıyor mu?” Unutulmaması gereken bir şey daha var: İlişki bir amaç değil, bir araçtır. Amaç, daha fazla sevgi, daha fazla anlam, daha fazla hayat. Eğer bir ilişki seni bu hedeflere yaklaştırmıyorsa, o zaman ilişki değil, sadece bir meşgale olabilir. Ve meşgul olmak, duygusal olarak dolu olmak anlamına gelmez. Gerçekten bir bağ kurmak, ruhunun başka bir ruhla temas edebilmesiyle mümkündür. Sonuç olarak, bekar biri için ilişki kurmak, bir arayış değil; bir hazırlık sürecidir. Kendini tanımak, ihtiyaçlarını fark etmek, beklentilerini sadeleştirmek, iletişim becerilerini geliştirmek ve duygusal açıdan açık hale gelmek bu sürecin yapı taşlarıdır. Zaman zaman bu yol yalnızlık hissettirse de, aslında ilişkilerin temeli tam da burada atılır.

Gerçek bir ilişki, iki hazır insanın karşılaşmasıdır. Ne eksik olanın tamamlandığı ne de fazla olanın baskın çıktığı bir alan… Tam tersine, iki insanın yan yana ama ayrı ayrı da güçlü durabildiği bir denge hali. Bu denge kurulduğunda, ilişki bir ihtiyaç değil, bir tercih olur.

HAYIR DEMEK SINIRLARI BELİRLEMEKTİR

İlişki kurmak için bir diğer kritik beceri ise sınır koyabilmek. Birçok kişi, ilişkiyi kaybetme korkusuyla kendi ihtiyaçlarını bastırıyor. Oysa sağlıklı bir ilişkide “hayır” demek, uzaklaşmak anlamına gelmez. Aksine, bu bireysel sınırlar ilişkinin güvenli bir çerçevede ilerlemesini sağlar. Ne hissettiğini, neye ihtiyaç duyduğunu açıkça dile getirmek, karşı tarafı yönetmek değil; birlikte yol almanın temelidir. İnsan ancak kendi sınırlarını bildiğinde başkasına gerçek anlamda yakın olabilir. Ayrıca ilişki, yalnızca duygusal değil, zamansal bir yatırım da ister. Yoğun iş temposu, sosyal çevreyle dengeler, aile yükümlülükleri derken ilişkiler çoğu zaman ertelenen bir alan haline gelir. “Vaktim olursa biriyle olurum” bakışı, fark etmeden ilişkiyi pasif bir beklentiye dönüştürür. Oysa ilişki, zaman açılarak kurulur; tıpkı bir bitkiye su vermek gibi düzenli ilgi ister. Bu da bir niyet meselesidir: Hayatında birine yer açıyor musun, yoksa ilişkiyi boşlukta bir ihtimale mi bırakıyorsun?



BERABER SUSMAK DA KIYMETLİ

İlişki dediğimiz şey, iki yalnız ruhun birbirine denk düşmesi değil; birbirine değmeye cesaret etmesidir. O cesaret varsa, sevgi kendiliğinden filizlenir. Ve ne güzel olur, iki insanın yan yana büyümesi. İki ayrı hayatın, birbirini değiştirmeden dönüştürebilmesi, işte ilişkinin en incelikli hali budur. İlişki, sadece sevmek değil; bazen susmayı, bazen anlamayı, bazen de sabretmeyi içerir. Her zaman tutkulu olmayabilir, ama her zaman emek ister. Çünkü sevgi, ilk bakışta değil; birlikte bakılan yönlerde büyür. Birbirine alan tanıyan, birbirinin iç dünyasına nezaketle dokunan insanlar, zamanla o çok aranan “uyumu” yakalar. Ve o uyum, dışarıdan kusursuz görünmese de, içeriden güçlü bir bağ yaratır.



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img