TEMASI BIRAKMAYIN
Sevdiğimiz insanlara dokunmak, sarılmak, el ele tutuşmak gibi durumlar stresi azaltan ve mutluluk sağlayan oksitosin hormonunun salgılanmasına yardımcı olur. Eğer ki ilişkiniz zarar görmeye başladıysa birbirinizle fiziksel teması bırakmamanız her ikinize de iyi gelecektir. Bu durumun illa ki çok ileri bir adım olmasına gerek yok. Sadece elinizi onun sırtına koymak bile ona değer verdiğinizin en güzel kanıtıdır.
BEKLENTİLERİNİZİN GERÇEKLİĞİNİ SORGULAYIN
Partnerinizle aranızda kurmuş olduğunuz bağ, her zaman romantik söz ve davranışlarla görünmeyebilir. Elbette herkes yapılan romantik süprizlerle heyecanlar yaşamak ister fakat asıl olması gereken asıl şey partnerinize duyduğunuz saygı, güven ve özenle birlikte gerçekçi bir romantizme sahip olmaktır.
GERÇEKTEN DİNLEYİN
İlişkiyi onarmak en temelinde önce karşı tarafı dinlemek sonrasında da anlamaktan geçiyor. Partneriniz kendini anlatmaya çalışırken tek önemsediğiniz şey kendinizi savunup haklı çıkarmak ise karşınızdakini gerçekten dinlemiyorsunuz demektir. Unutmayın tartışmayı kazanabilirsiniz ama ilişkiyi bu şekilde kazanamazsınız. Önemli olan kısa vadeli değil uzun vadeli kazançlardır.
SADECE HİSLERİNİZİ DEĞİL HİSSETTİREMEDİKLERİNİ DE AKTARIN
Onarılması gereken ilişkide hissettikleriniz kadar hissedemedikleriniz de önemlidir. Özellikle bu konuda not almak çok işinize yarayacaktır. Hangi hisleriniz zarar gördü veya azaldı? Bu liste size aynı zamanda çözüm reçetesi verecektir. Azalan ve yıpranan duygulara karşı planlanan yeni aktiviteler ve durumlar aranızdaki eski bağın zamanla onarılmasına yardımcı olacaktır. Birlikte vakit geçirdikçe de artık size neyin iyi gelip gelmediği konusunda açıkça fikir sahibi olacaksınız.