İsviçreli aktivist Dubugnon, Türkiye dönüşü Cenevre Havalimanı’nda basına yaptığı açıklamada, bölgede gördükleri karşısında şaşkınlık içinde ülkelerine geldiklerini belirterek “Şunun altını çizmek isteriz, öncelikle söz konusu biz değiliz. Konu, Akdeniz kıyılarında, bize de çok uzak olmayan bir yerde öteden beri var olan bir halkın yok edilmesi ve bir soykırımın devam etmesiyle ilgili.” dedi.
“ARKADAŞLARIMIZIN DURUMU HAKKINDA ÇOK ENDİŞELİYİZ”
Aralarında çocukların da bulunduğu 10 bin Filistinlinin haklarında herhangi bir suçlama ve hukuki süreç olmaksızın İsrail hapishanelerinde alıkonulduğunu ifade eden Dubugnon, “Bu insanlar, kendilerine karşı idam cezasının yeniden yürürlüğe konulmasından bu yana şu anda yargısız infaz edilme tehdidi altında.” şeklinde konuştu.
Dubugnon, kendileri serbest bırakılsa da İsrail’in alıkoyduğu diğer Küresel Sumud Filosu aktivistleri için tedirgin olduklarına değinerek “Biz serbest bırakılsak da hala insanlık dışı koşullarda alıkonulan arkadaşlarımızın durumu hakkında çok endişeliyiz.” ifadesini kullandı.
“İSRAİL’İN ALIKOYDUĞU AKTİVİSTLERİN TUTUKLULUK KOŞULLARINDAN SON DERECE ENDİŞELİYİZ”
Söz konusu arkadaşlarının İsrail’in Necef Çölü’ndeki bir hapishanede tutulduğunu düşündüklerini aktaran Dubugnon, İsrail’de bulundukları sırada genel olarak hangi saatte ve nerede olduklarını bilmediklerini anlattı.
Dubugnon, “Bu nedenle bize ve onlara yapılan kötü muamele ve işkenceler konusunda kapsamlı bir açıklama yapmadan önce onların dönmesini beklemek istiyoruz.” dedi.
Filoda İsviçrelilerin yanı sıra çok sayıda Tunuslu, Cezayirli, Türk, Malezyalı, İtalyan’ın da olduğunu belirten Dubognon, özellikle İsviçre’nin eylemsizliği nedeniyle İsrail’in alıkoyduğu aktivistlerin tutukluluk koşullarından son derece endişeli olduklarını vurguladı.
Dubugnon, “Çok sayıda İsviçreli sivil ve diğer milletlerden insanlar mutlak tehlike altında.” diyerek, hükümetlerinin hala harekete geçmemiş olmasını “skandal” olarak nitelendirdi.
“TÜRKİYE BİZE BİR GECELİK OTEL, YEMEK VE CENEVRE’YE UÇUŞ İMKANI SUNDU”
Sebastien Dubugnon, sözlerine şöyle devam etti:
“Son derece seferber olan, lojistik destek vererek evimize dönmemizi sağlayan Türkiye’ye ve Türk halkına en içten teşekkürlerimizi sunmak istiyoruz. Türkiye, İsviçre’nin yapması gerektiği gibi bir uçak kiraladı ve (kendi vatandaşlarını almalarının ardından) kalan koltuklar, diğer milletlerden kişilere verildi. Böylece İstanbul’a götürüldük. Oradan sonra yine Türkiye bize bir gecelik otel, yemek ve Cenevre’ye uçuş imkanı sundu.”
Dubugnon, İstanbul’da, İsviçre makamlarının kendi vatandaşı olan aktivistlere kişi başına yalnızca borç para verdiğini dile getirerek, bunu unutmayacaklarını söyledi.