Atın, binicilik sporunda yalnızca bir yarış aracı değil, aynı zamanda binicinin en büyük dostu ve yoldaşı olduğunu belirten Eker, bu bağın başarıya giden yolda kritik bir öneme sahip olduğunu söyledi. Atlı Dayanıklılık Yarışmaları, uzun mesafeli parkurlarda yapılan, at ve binicinin iklime, zemin şartlarına, fiziksel efora ve zamana karşı mücadele ettiği zorlu bir müsabaka olarak biliniyor. Yarışmacıların, atlarının formunu ve dayanıklılığını en iyi şekilde yönetmeleri gerekiyor. Eker, bu kriterlerin tümünde üstün bir performans sergileyerek şampiyon oldu. Eker, gençlere de tavsiyelerde bulunarak binicilik sporunun hem fiziksel hem de zihinsel dayanıklılık gerektirdiğini ifade etti. Gençlere, sabır, disiplin ve kararlılıkla bu spora yönelmelerini öneren Eker, “Atlar, insanı kendi sınırlarını zorlamaya, doğayla uyum içinde yaşamaya teşvik eden özel varlıklardır,” dedi. Ayrıca, binicilik sporunun gençlere önemli bir sorumluluk bilinci kazandırarak, onları doğayla ve hayvanlarla daha derin bir bağ kurmaya davet etti.
