Modanın etikle imtihanı – Son Dakika Magazin Haberleri

spot_img


Pandemi sonrası yeniden ivme kazanan lüks sektörü bir yandan da arka arkaya patlayan etik ve insani krizlerle karşı karşıya… Ticari iştah, aceleyle birleşince ortaya skandal niteliğinde olaylar çıkıyor. Bu skandalların sonuncusuysa sessiz lüks kavramıyla birlikte anılan Loro Piana markasında patladı. Ama İtalyan lüks modaevi tabii ki bu konuda ne ilk ne de sonuncu…

LVMH grubuna bağlı Loro Piana, Temmuz 2025’ten bu yana gizli saklı yürütülen bir soruşturmanın merkezinde. “Sessiz lüks” söylemiyle özdeşleşmiş markaya yönelik İtalya’da yürütülen soruşturmada; markanın fason üretim hizmeti aldığı bazı firmaların işleri, yasadışı atölyelere devrettiği ortaya çıktı. Peki bu atölyelerde neler oluyordu? İşçiler haftada 90 saat çalışıyordu. Yani sabah 06.00’da başlayan mesai gece 23.00’te bitiyor ve tahmin edeceğiniz üzere haftalık izin diye de bir şey yok! Milano Mahkemesi, tedarik zincirinin düzenlenmesi için şirkete 12 aylığına kayyum atama kararı aldı. Hatırlarsanız Loro Piana bu kış sezonunda 45 bin dolara yani yaklaşık 1 milyon 400 bin liraya sattığı Vikunya yünü ceketle sosyal medyanın gündemine oturmuştu!

LVMH’nin bir başka gözde markası Dior da geçtiğimiz yıl bir etik krizin tam ortasında kalmıştı. Yine İtalyan makamları tarafından yapılan incelemelerde, Dior’un bazı tasarım çantalar için tedarikçiye parça başına 53 Euro ödeme yaptığı, üretimi tamamlanan ürünün ise 2 bin 600 ila 2 bin 780 Euro arasında satıldığı tespit edilmişti. İşgücü sömürüsüne izin verdikleri ve teşvik ettikleri şüphesiyle açılan soruşturmada dünyaca ünlü markanın İtalya’daki üretim operasyonlarına kayyum atandı. Dior, olay sonrası 2 milyon Euro’luk bir “etik fon” kurdu. Ama bir fon, geçmişte yaşananları silmeye yetmedi.

Dünyanın en büyük kozmetik markalarından L’Oréal, Nisan 2024’te BBC tarafından yayımlanan bir araştırmayla sert eleştiriler aldı. Mısır’daki yasemin tarlalarında 10 yaşındaki çocukların parfüm hammaddesi topladığı belgelendi. Bu yaseminler, L’Oréal’in prestijli kokularında kullanılıyordu. L’Oréal, olay sonrası “tedarik zincirinde böyle bir şeyin olmaması gerektiğini” ifade ederek yeniden değerlendirme süreci başlattı. Ancak bu olay, güzelliğin bedelinin ne olduğunu sorgulattı.

En sık krizlerle karşı karşıya kalan markaların başında Gucci yer alıyor. İlk kriz 2023 Şubat’ında yaşandı. Gucci, 890 dolarlık kar maskesi tasarımında siyah yüzey üzerine büyük kırmızı dudak kullanınca Afro- Amerikan topluluğun büyük tepkisini çekti. Maskenin, ırkçı karikatürleri andırdığı belirtildi. Gucci, özür diledi ve maskeyi satıştan geri çekti. Ardından bir etik komite kuruldu. 2025 Kasım’ında ise Güney Kore’de bir kriz patlak verdi. Gucci, Vogue Korea iş birliğiyle Seul’deki Changgyeong Sarayı’nda çekim yaptı. Güney Koreli milliyetçiler, bu mekanın tarihi ve kutsal anlamı olduğunu belirterek, “moda için kullanılmasına” karşı çıktı. Olay büyüdü, Gucci’nin 1 Kasım’da planladığı defile iptal edildi.

Mart 2024’te yayımlanan bir rapora göre, Nike’ın Tayland’daki bir tedarikçisinde çalışan göçmen kadınlar, gece yarılarına kadar çalışıyor, tuvalete gitmek için izin almak zorunda kalıyordu. Bebeklerini yanlarında getirmelerine izin yoktu. Fazla mesai ücretleri çoğu zaman yatırılmıyor, geri kalan maaşlarının bir kısmı “konaklama” adı altında kesiliyordu. Yani maaş diye ellerine geçen, neredeyse haftalık 10–12 dolardı. Nike, konuyla ilgili “ortaklarımızla çalışmaları gözden geçiriyoruz” açıklaması yaptı.


RIHANNA’NIN HAMİLE STİLİ

Kabul edelim artık Rihanna’nın hamile stili diye bir gerçek var. Smurfs filminin galasına Saint Laurent’nin 2025 sonbahar koleksiyonundan bir parçayla katılan Rihanna’nın tarzını görüp de beğenmemek imkansız. Arka arkaya Alaia ve Miu Miu gibi markalardan seçtiği defile parçalarıyla kırmızı halıda boy gösteren Rihanna, iki küçük oğlunun da en az kendisi kadar iddialı bir stili olması için uğraşıyor.


FUTBOL TAKIMINA SPONSOR OLDU

Fransız modaevi Louis Vuitton geçtiğimiz günlerde çok yıllı ve resmi iş birliğiyle Real Madrid ailesine katıldığını duyurdu. Markanın Erkek Koleksiyonları KreaJif Direktörü Pharrell Williams imzasını taşıyan Formal Wear ve Formal Travel Wear koleksiyonları, Real Madrid’in Erkek ve Kadın Futbol Takımları ile Erkek Basketbol Takımı için hazırlanıyor.

GLADYATÖR STİLİNİN GERİ DÖNÜŞÜ

2000’li yılların sonlarını hatırlıyorsanız gladyatör modeli sandaletlerin ne kadar popüler olduğunu da kesinlikle biliyorsunuzdur. Yıllar boyunca dolaplarımızdan uzak kalan bu model sandaletler, bu yaz iddialı bir geri dönüş yaşıyor. Celine, Etro, Miu Miu gibi markalar bu trendin en önemli temsilcileri arasında yer alıyor.

AŞKTAN DOĞAN PARFÜM

İtalyan lüks moda markası Fendi, iddialı bir parfüm koleksiyonuyla karşınızda. Hem de modaevinin ruhunu taşıyan, tarihini anlatan, değerlerini simgeleyen ve bize benzersiz bir aile kültürüne dalma imkanı veren özel parfümlerden oluşan bir koleksiyon. Bu olfaktif hikaye, 1925 yılına kadar uzanıyor. O yıl, Adele Casagrande Fendi ve eşi Edoardo Fendi, Roma’da bir kürk ve deri atölyesi açtılar. Bu atölye, nesilden nesile, matriarkalardan güçlü, ilham veren ve ilham alan kadınlara, sıkı sıkıya bağlı bir aileye aktarıldı. Parfümün geleceğini tanımlayan bir hikaye: özel, anlatıcı, canlı, bedeniyle ifade bulan, değerli ve tutkulu. Parfümler, kişilikler ve simgesel yerler, bir aile olarak birleşmiş. Fendi’nin ve önde gelen figürlerinin iç dünyasına doğru bir yolculuğa çıkmaya davet eden bir koleksiyon.

LÜKS MÜCEVHER MARKASINDAN LEZZETLİ İŞBİRLİĞİ

Marka ve mücevher sektörünün müşterileriyle iletişim kurmak için buldukları farklı deneyim imkanlarına her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor. Paris’in ikonik mücevher evi Maison Chaumet’nin “Bee” koleksiyonundan ilham alan özel Afternoon Tea menüsü, The Peninsula Paris’in Le Lobby restoranında bu yaz ayrıcalıklı bir deneyim sunuyor. Ödüllü Pasta Şefi Anne Coruble’ün imzasını taşıyan bu yeni menü, Maison Chaumet’nin zarif tasarımlarına ve The Peninsula Paris’in terasındaki arı kovanlarından elde edilen balın saf doğallığına övgü niteliği taşıyor. 2011 yılında ilk kez tanıtılan “Bee” koleksiyonu, imparatorluk simgesi arı figürü ve petek desenlerini altın ve pırlanta ile buluşturarak zamansız mücevher tasarımlarına hayat veriyor. 1812 yılında Place Vendôme’da kurulan atölyesiyle Fransız mücevher sanatına yön veren Maison Chaumet, bu tarihi mirasını günümüze taşıyor.



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img