Netanyahu’nun siyonist sanrıları – BERCAN TUTAR

spot_img


Küresel ve bölgesel kuşatma altındaki soykırımcı İsrail yönetimi çareyi tepeden tırnağa silahlanmada ve dış bağımlılıklarını azaltmada arıyor. ‘Gazze Kasabı’ Netanyahu, 24 Aralık’ta hava kuvvetleri pilotlarının mezuniyet törenindeki konuşmasında bağımsız silah endüstrisine 110 milyar dolar harcayacağını açıkladı.

ABD ve Avrupa‘nın bedava verdiği soykırım silahları yetmiyor demek ki! İsrail Başbakanı, bu yeni askeri stratejinin gerekçesini de “Amacımız bağımsız bir silah endüstrisi inşa etmek ve müttefikler dâhil herhangi bir tarafa olan bağımlılığı azaltmaktır sözleriyle ifade ediyor.

Bu itirafta hem bir beka endişesi hem de maruz kalınan hezimetin beyanı var. Netanyahu bu diklenişiyle aslında geceleri mezarlıkta ıslık çalanları aratmıyor. Çünkü korkuyor. Çünkü bütün Siyonist planları akamete uğradı. İçeride ve dışarıda büyük bir baskı altında. Hamas‘ın 7 Ekim 2023’teki Mescid-i Aksa taarruzuyla güvenlik mitini yerle bir ettiği İsrail’in istihbarat ve askeri zafiyetleri artık başbakanları tarafından da kabul ediliyor

Zira ABD başta olmak üzere Avrupa ve diğer sadık müttefikleri bile artık soykırımcı siyonist projeden yüz çeviriyor.

Siyonizmin istediği gibi at koşturduğu eski dünya yıkılıyor. Post-siyonist döneme giren çağımızda yeni bir dünya ve yeni bir bölge kuruluyor.

***

Batı’nın koltuk değnekleriyle ayakta duran siyonist projenin çöküşe geçmesi İsrail devletinin bekasını da ciddi biçimde tehdit edecek. Netanyahu ve diğer soykırımcılar teolojik ve ideolojik dayanakları çöken siyonist hezeyanlarının geleceğini sadece silahlanmada görüyor.

Batı’nın vermediği silahları kendilerinin üreteceğini söylüyor Netanyahu. Oysa İsrail’in askeri, sivil ve tıbbi teknolojisi tamamen ABD ve Almanya’ya bağımlıdır. Kritik bazı savunma şirketlerin merkezinin Almanya‘da olması şaşırtıcı değil. İsrail menşeli gösterilen birçok askeri teknoloji de Amerikan silah firmalarının ürünü.

Gazze soykırımında ve İran çatışmalarında gördük. İsrail’in füze, bomba ve mühimmat stokları sınırlı. Askeri personel sayısı yetersiz. Eline verilen silahlarla Batı’nın kirli işlerini yapan siyonistler için artık yolun sonu görünüyor. Ancak yine de sanrılarından vazgeçmiyorlar. İki yıldır bölgenin haritasını değiştirme naraları atan Netanyahu’yu gelecek endişesi sarmış. İsrail’i 21’inci yüzyılın süper Sparta’sı yapacağını söylüyor.

Bir insanlık ve savaş suçlusu olduğuna aldırmadan dünyaya hâlâ meydan okuyor. Fakat ne yapsa da gözlerindeki ve dilindeki korkuyu gizleyemiyor. Çünkü devran değişiyor.



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img