Sepsis (kanda enfeksiyon), çoğu kişinin adını duymadığı ama aslında çok önemli ve tehlikeli bir sağlık sorunu. ’13 Eylül Dünya Sepsis Günü’nde bu tehlikeli enfeksiyon hastalığına dikkat çekiliyor. Bu kapsamda, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ramazan Korkusuz, önemli bilgiler verdi… Doç. Dr. Korkusuz, ’13 Eylül Dünya Sepsis Günü’nün amacının, toplumda farkındalık oluşturmak olduğunu belirterek, “İnsanların bu sessiz tehlikeyi tanıması, belirtileri bilmesi ve gerektiğinde hızlıca harekete geçmesi birçok hayatı kurtarabilir” diye uyardı.
CİDDİ BİR TEHDİT
Doç. Dr. Korkusuz, “Sepsis; basit bir enfeksiyon sonrasında vücudun verdiği aşırı tepkiyle ortaya çıkar. Bu durum organlara zarar verebilir ve kısa sürede hayati tehlike yaratabilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, her yıl yaklaşık 49 milyon kişi sepsis geçiriyor ve yaklaşık 11 milyon kişi bu nedenle hayatını kaybediyor. Bu oran, küresel ölümlerin yaklaşık beşte birine karşılık geliyor. Yani sepsis, kalp krizi veya trafik kazaları kadar ciddi bir tehdittir ama toplumda yeterince bilinmemektedir” dedi.
5 YAŞ ALTI ÇOCUKLAR
Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde, en yüksek ölüm oranlarının sepsis nedeniyle görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Korkusuz, “Ayrıca, vakaların neredeyse yarısını çocukluk yaş grubu oluşturuyor, özellikle 5 yaş altı çocuklar büyük risk altında” dedi.
KİMLER YÜKSEK RİSK ALTINDA?
SEPSİSİN herkesi etkileyebileceğini, ancak bazı grupların daha çok risk altında olduğunu söyleyen Doç. Dr. Korkusuz, bunları şöyle sıraladı:
Yaşlılar (65 yaş ve üzeri) ve yenidoğanlar, bebekler, bağışıklık sistemi zayıf olanlar.
Kronik hastalığı olan bireyler. Diyabet, kanser, böbrek veya karaciğer hastalığı, KOAH.
Bağışıklığı baskılanmış kişiler, kemoterapi görenler, organ nakli olanlar.
Hamile veya doğum yapmış kadınlar; bağışıklık sistemindeki değişimler ve tıbbi işlemler riski artırır.
Yoğun bakımda yatan hastalar, uzun hastane süreci geçirenler veya kateter, solunum tüpü gibi girişimler yapılan hastalar.
HER DAKİKA ÖNEMLİ
SEPSİSTE her dakikanın çok önemli olduğunu söyleyen Doç. Dr. Korkusuz, “Sepsis herkesi etkileyebilir. Çocuklardan yaşlılara, sağlıklı bireylerden kronik hastalığı olanlara kadar herkes risk altında olabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf kişiler, yeni doğum yapmış kadınlar, bebekler ve ileri yaştaki bireyler daha yüksek risk taşır” dedi.
NASIL KORUNABİLİRİZ?
“SEPSİS önlenebilir bir ölüm nedenidir” diyen Doç. Dr. Korkusuz, bu hastalıktan nasıl korunulabileceğini şöyle sıraladı:
ENFEKSİYONLARI ÖNLEMEK: Aşılar (örneğin grip ve zatürre), temiz su erişimi, el hijyeni ve güvenli doğum uygulamaları.
ERKEN TANI İÇİN UYANIK OLUN: Ateş, hızlı nefes, yorgunluk, bilinç bulanıklığı, cilt solgunluğu– morlaşması gibi belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurun.
HASTANELERDE KORUYUCU ÖNLEMLER: Sterilizasyon, enfeksiyon kontrolü, hızlı antibiyotik uygulamaları sepsisin erken tedavisi için hayati önem taşır.
BU ŞİKAYETLER VARSA DİKKAT!
SEPSİSİN en önemli özelliklerinden birinin, belirtilerinin kolayca gözden kaçabilmesi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Korkusuz, “Çoğu zaman grip, zatürre ya da basit bir enfeksiyon gibi algılanır. Sepsis, toplumda yeterince bilinmeyen ama aslında grip, zatürre gibi bir enfeksiyondan sonra gelişebilen, organlara zarar verebilen ve hızla ölümcül hale gelebilen ciddi bir durumdur. Yüksek ateş, çok hızlı nefes alma, anormal yorgunluk, bilinç bulanıklığı, ciltte morarma ya da soğuma gibi belirtiler, sepsis için uyarıcıdır. Bu şikayetler görüldüğünde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir” diye konuştu.