Sessiz kalmam mümkün değil – Pazar Sabah Haberleri

spot_img


Son ve hak din olan İslam, hiç şüphesiz ki insanlığın kurtuluş pusulasıdır. ‘Güzel ahlakın tamamlayıcısı olarak gönderilen’ Hz. Muhammed’in gösterdiği ufuk çizgisi insanları iyiye ve doğruya götürecek olan yegane yoldur. İyinin ve kötünün kavgası ilk insandan bugüne kadar aralıksız olarak devam etmektedir. İyinin ve kötünün savaşı modern çağlarda ise gerçekler üzerinden değil algılar üzerinden yürütülmektedir. Öyle ki, peygamberimizin bize bıraktığı en büyük miras olan İslam dini ve Kuran-ı Kerim’e hayasızca saldırılar düzenlenmektedir. Bu saldırılar çoğu kez organize ve planlıdır. Amaçları ise kafa karıştırmak, İslam’da çelişki var gibi göstermek ve gençlik başta olmak üzere insanlığı inansızlığın kucağına itmektir. Kuşatıcı üslubu, mütevazı kişiliği ve sabırlı yapısıyla milyonların gönlünün İslam’a ısınmasına vesile olan; müslümanları ise en doğru kaynaktan, ehli sünnet çizgisi üzerinden besleyen Nihat Hatipoğlu hoca, söz konusu saldırıları kaynağında kurutmak için mükemmel bir çalışmaya imza attı.
Türk kültür dünyasını zenginleştiren nice eseri toplumumuza kazandıran Turkuvaz Kitap’tan çıkan Zor Soruların Kolay Cevapları, Hatipoğlu Hoca’nın, ramazan müjdesi olarak raflardaki yerini aldı. Hatipoğlu Hoca ile buluşup gençliğin önüne çelişki gibi sunulan ve aşılması imkansız bir dağ gibi lanse edilen yüzlerce sorunun cevaplarına dair oldukça keyifli ve bir o kadar da bilgilendirici bir sohbet gerçekleştirdik.

BU KİTAP ÜZERİNDE 5 AY ÇALIŞTIM

“Bu eseri Ankara’da yazdım. Kendime dört-beş aylık bir süre tanıdım. O süreçte meydana geldi. Gaziantep’te rektörlük yaparken, öğrencilerle sürekli iletişim halindeydik. Özellikle gençlerin deist akımlardan etkilendiğini müşahade ettim. Evde kendimi tecrit ettim. Ateist, deist platformlarda, Kuran-ı Kerim’de çelişki varmış gibi, dini şeylerde eksiklik varmış gibi takdim edilen soruları tespit ettim. Gençlerden de istifade ettim. Çünkü beni gören gençler bu konularda sorular soruyorlar. Bu konudaki kitabı hazırlamaya başladım.

İSTİSMAR EDİLEN KONULARI AÇIKLADIM

Birincisi kötü niyetle sorulan sorular. Onları tespit ettim. Yorucu cevaplar vermedim. Daha çok mantıklı cevaplar vermeye gayret ettim. Bizim camianın da kafasının karışık olduğu konular var. Şefaat olayı, miraç olayı… Hz. Aişe’nin evlilik yaşı çok istismar edilen bir konu. Hz. Zeynep olayı… Evlatlık meselesi… Peygamberimiz en zor olayları kendisinde uygulamıştır. O dönemin şartlarında faizin, kan davasının kaldırması… İlk kaldırdığı kan davası, kendi alacaklısı olduğu kan davasıdır. İlk kaldırdığı faiz, kendi akrabalarının faiz sistemi… En zor olayları kendinde deniyor. Böylece kökleniyor. Zira hiç kimse peygamberimiz kadar cesur değil. Bu ilk kitap oldu, devamı da gelecek.

ÇELİŞKİ VARMIŞ GİBİ LANSE EDİLİYOR

Sünneti inkar eden bir akım çıktı. “Kur’an’da kaynağı var mı?” diye soruyorlar. Var, ayet var. Hz. Peygamber’in hüküm koyma yetkisi var. Bunu incelerken kainatın yaratılışını çok detaya girmeden anlattım… Big Bang’i (büyük patlama) konuştuk. Yanlış anlaşılan ve istismar edilen ayetleri ele aldım. Gençlere tezgah kuruyorlar. Diyorlar ki “Kur’an-ı Kerim’de çelişki var!” Mesela içki ile ilgili bir ayet var. ‘İçkide sizin için yarar da var zarar da var. Ama zarar daha çoktur.’ Bu ayeti alıyorlar. Sonra içkinin haram oluşu ile ilgili ayeti alıyorlar. Sonra çelişki varmış gibi gösteriyorlar. Ben kitapta o süreçten bahsediyorum. Allah bir günde kesmiyor bu işi. İnsan psikolojisini Allah bizden iyi biliyor. O yarattı çünkü. Dört beş ayet iniyor. Toplum alıştırılarak ilerliyor süreç… Çünkü insanların çoğu o dönem içiyor. Ayet ayet hazırlanıyor. En sondaki ayet işi bitiriyor. Bunu böyle anlatmıyorlar. ‘Bak çelişki var’ diyorlar. Bütün bunları ele aldım.

TÖVBENİN MERKEZİ ALLAH’TIR

Tasavvuftaki tövbe, kitabımda da ifade ettiğim gibi, mürşid ile müridin beraberce Allah’a yalvarmasıdır. Tövbenin merkezi Allah’tır. Mürşid yol gösteriyor. Öncülük ediyor. Buna kimsenin itirazı söz konusu değil. Hz. Ömer, umreye gitmek için peygamber efendimizden izin istiyor. Efendimiz de ‘Duanda beni de unutma’ diyor. Hz Ömer diyor ki, ‘Bana bu söz dünya ve içindekilerden daha güzel geldi.’ Bu tövbe olayı da budur. Bana öğret bu işi demektir. Herkes birbirini dinlese problem kalmayacak zaten. Dinlemeden, ön yargıyla kötü niyetle, karalama niyetiyle…

BİRÇOK KONUYA DEĞİNDİM

“Piyasada Peygamberimiz aleyhine çok absürt tartışmalar var. Çok evlilik vesaire… Hiçbir faydaları yok. Kendilerini neyin beklediğini görseler yapmazlardı. Tefsir metodunu ele aldım. Kur’an’da hiçbir kelime dağınık değildir. Hepsinin bir anlamı vardır. Kur’an’ın bütünlüğünde bunu görürsünüz.”

BEN PEYGAMBERE AŞIK BİR ADAMIM

“Ben Hz. Peygambere aşık bir adamım. Efendimizden bahsetmediğim gün olamaz. 20 defa bahsetmediğim gün, hüsrandayım diyorum kendi kendime. Ben hocayım, yazmam gerekiyor.”

HAKİKATTE ISRARCI OLMAK AYRI, KİN TUTMAK AYRI ŞEY

“Karakter olarak kin ve nefret yoktur bende. Bir ateiste kin ve nefret duymam. Dinimizde kin ve nefret yok. Hakikatte ısrarcı olmak de ayrı şey, kin tutmak ayrı şey. Kin tuttuğunuz insana bir şey anlatamazsınız. Hz. Peygamber savaşta bile affetmekten yana tavır almıştır. Peygamberimizin karakterinde affedicilik var. 70 yaşındayım halen peygamber efendimizi tanımaya çalışıyorum. Halen yeni bir şeyini görüyorum. Peygamberimiz bir okyanus.”

170 RUS YAZAR HZ. MUHAMMED’E ŞİİR YAZDI

Tolstoy’un 40 hadis şerhi var. Kitap piyasada mevcut. Michael H. Hart’ın Dünyaya Yön Veren En Etkin 100 kitabında zirvedeki ismin Hz. Muhammed olduğunu söylüyor. Adam Yahudi olmasına rağmen bunu söylüyor. Tepki görmesine rağmen yazıyor. İncelemelerim sırasında 170’e yakın Rus yazarın, Hz. Muhammed ile ilgili şiir yazdıklarını tespit ettim. Hz. Peygamber’e karşı merakları var. O merak şiire dönüşmüş.”



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img