Kabul edelim belli aralıklarla moda dünyası belirli trend parçaların yeniden popüler olmasının önünü açıyor. Bu bu yaz sezonunda uyku giyim parçaları için söz konusu. Keten, kenevir, pamuklu ve ipek pantolon- bluz, pantolon-gömlek takımlarla başladı aslına bakarsanız her şey. Ve herkes doğal olarak bu parçaların pijamalardan çok da farklı olmadığını düşündü. Düşünmekle de kalmadı uyurken giymeye kıyamadığı pijamaları sandaletlerle, şık ince bantlı stiletto’larla kombinledi. Doğal olarak tekstil ve moda dünyası da bizlerden yola çıkarak gece giyim ya da uyku giyim parçalarına daha da benzeyen tasarımları günlük giyim koleksiyonları içine dahil etti. Şu anda trend o kadar ön planda ki; dantel detaylı bir bluzun bir pijama takımının parçası olup olmadığını ne ben ne de bizlerden herhangi birimiz anlayamayacak haldeyiz. Dantelli ipek bir elbise, gecelik mi yoksa gerçekten mi günlük giyim için tasarlanmış artık ayırt etmek imkansız.
İSKANDİNAV MODASINA ATİF
Peki bu trend nereden yeniden hayatımıza girdi? Rahatlığın en önemli savunucusu İskandinav modası, gardıropta var olan bir parçayı revize edip günlük kullanıma dahil etmede öncü. Bu sefer de pijama pantolonlar, dantelli gecelik ve bluzlar radarlarına girmiş durumda. Pijama pantolon trendi, o çok sevdiğiniz kol çantanızın ve rahat oversize gömleğinizin bu trende katılmak için yeterli olduğunu söylüyor. Maviden yeşile, kırmızıdan sarıya bütün renklere uyarlayabileceğiniz pijama pantolonlar, bir ilkbahar sabahında 19’uncu yüzyıldan bize miras kalan çizgi deseniyle kendini gösteriyor.
DESENLER ÖN PLANDA
Çizgiler, pijama pantolonla birleştiğinde sadece rahatlık katmıyor, aynı zamanda kıyafetinizi de zenginleştirmede büyük bir rol oynuyor. Eğer bu trend size göre fazla rahat geliyorsa, çizgili desenlerle deneyeceğiniz kombin, fikrinizi değiştirmede yardımcı olabilir. Farklı desenleri birleştirmek ve deneyimlemek sizi ilk başta tereddütte bırakabilir. Bu akım sadece çizgilerle kalmıyor, ekoseye de kucak açıyor. Özellikle pijama pantolon trendini uygulayan modaseverler, yaz aylarında farklı desenlerde ve renklerde yeleklerle kombinini tamamlamayı tercih ediyor. Bu trendde en çok göze çarpan renk kombinasyonlarından biri ise mavi ve yeşil oluyor. Kombinasyonunuza renk dışında farklılık katmak isterseniz, yatay ve dikey olacak şekilde farklı yönde tercih edeceğiniz çizgilere bir göz atın. Unutmayın ki, kendinizi iyi hissettiğiniz her kombinasyon, giymeye değer bir kombinasyon olacaktır.
TİŞÖRTLERLE RAHAT KOMBİNLENİR
Bu yazın popüler parçası olan baskılı tişörtler ise, pijama pantolonlarla kombinlenebilecek parçalar haline geliyor. Tişörtünüzde ve pijama pantolonunuzda yapacağınız renk tercihinin ise sınırları bulunmuyor. Topuklu ayakkabı veya sneakers bu kombinin belirleyicilerinden oluyor. “İdil geceliklerden de söz etmiştin. Neredeyse kombinezonu hatırlatan parçalar çok popüler. Şimdiden mağazalarda görmeye başladık” dediğinizi duyar gibiyim. Dantel- saten, dantel- ipek ne varsa şu an dolaplarınıza eklemenizin tam zamanı. Dantel detaylı geceliği andıran elbiseler ise bu sezonun en gözde parçaları. Şu an bir yandan keten ve pamuklu tek renkli gömlek-pantolon, bluz-şort parçaları yavaş yavaş sokaklarda giyerken bir yandan da gelecek sezon için moda dünyası bizleri çok daha iddialı kombinler için hazırlamaya başlamış durumda. Şu an söyleyebilirim ki sonbahar-kış sezonu boyunca ofisten, davetlere, gündüzden geceye aklınıza gelebilecek her yerde bu uyku giyim parçalarını göreceksiniz. Doğal olarak bu parçaların desenlerle ve aksesuvarlarla daha da iddialı hale getirilmiş olanlarını göreceğiz.
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE
“Pijama” kelimesi, kelimenin tam anlamıyla ‘bacak giyimi’ anlamına geliyor. Kimileri kelimenin Hintçe “pae jama” kelimesinden geldiğini, kimileri ise Farsça “pay” ve “Jama” kelimelerinin birleşimiyle ortaya çıktığını söylüyor. Bu türetme, 13’üncü yüzyılın sonunda kurulan Osmanlı İmparatorluğu zamanına kadar uzuyor. Bugün, Türkçede pijama olarak kullandığımız kelime İngilizcede “PJs” olarak da kısaltılıyor.
ASYA’DAN AVRUPA’YA TAŞINDI
Avrupalılar, Asya ve Orta Doğu ülkelerini ziyaret edip onları egzotik salon kıyafetleri olarak eve getirdikten sonra pijamalar Batı Medeniyeti kültürüne girdi. 17’nci yüzyılda bu giysiler bir statü işareti olarak görülüyordu. 20’inci yüzyıla kadar batı kültüründe ana akım haline gelmediler. Batı’ya 1870 civarında pijamaların tanıtıldığına inanılıyor. İngiliz sömürgeciler bu giysileri geleneksel geceliklere alternatif olarak giymeye başladı. Pijama, 19’uncu yüzyılın sonlarında, ceket tarzı bir üst ile giyilen rahat pantolonlardan oluşan iki parçalı bir giysi olarak ana akım haline gelmeye başladı. O zamanlar, giysiler aktif yaşam tarzlarına uygun görülüyordu. İkonik Sears Kataloğunda, diğer gece gömlek türlerinden daha fazla özgürlük sağladıkları için seyahat için ideal olarak tanıtıldılar. 1920’lerde pijamalar kadınlar arasında daha popüler hale geldi. İpek veya saten üzerine daha parlak renkler ve desenlerle tasarlandı. 1934’te vizyona giren It Happened One Night filmi, unutulmaz bir sahnede bir çift erkek pijamasını giyen ünlü bir aktrisin yer aldığı pijamaları daha da popüler hale getirdi. Bu, erkek tarzı pijama giyen kadın konseptini popüler hale getirdi.
PANDEMİ ETKİSİ HÂLÂ HİSSEDİLİYOR
Moda dünyasında ne dersek diyelim pandemi etkisi hala hissediliyor. Yani moda dünyasında bir yandan aşırı stilize kombinler yükselişe geçerken bir yandan hepimizin pandemi sürecinde giymeye alıştığımız rahat parçalara karşı da düzenli olarak bir eğilim bulunuyor. Spor giyimin tamamen spor salonlarıyla sınırlı kalmamasının da en büyük nedenlerinden biri bizim bu rahatlık eğilimimiz. Pijamalar ve saten gelecelikler de tam olarak bu rahatlık eğilimimizin bir yansıması.
