Susturulmuş çocukların sesi olacağım! – Son Dakika Magazin Haberleri

spot_img


Yeşilçam oyuncusu Metin Akpınar’ın 1980’li yıllarda Suphiye Orancı ile evlilik dışı ilişkisinden doğan ikiz kızlarından biri olan Duygu Nebioğlu’nun Metin Akpınar hakkında ‘Babalığı benimsememe’ ve ‘Babalık görevlerini yerine getirmeme’ gerekçesiyle açtığı 10 milyon liralık tazminat davası, karşı tarafın sosyal ve ekonomik araştırma tutanağı olmadığı için 28 Kasım’a ertelendi. Mahkemenin ardından açıklamalarda bulunan Nebioğlu, davanın uzun sürmesinin kendisi için zorlu bir süreç olduğunu belirterek, hakikatin gün yüzüne çıkmasının kolay olmadığını gördüğünü bu süreçte çok yıpransa da mücadeleyi bırakmayacağını söyledi.

‘KİMLİĞİMİN PEŞİNE DÜŞTÜM’

21 yaşındayken kimliğinin peşine düştüğünü söyleyen Nebioğlu, “Çocuk Esirgeme Kurumu’nda kaldığım dönemde annemin kuruma mektup gönderdiğini öğrendim. O mektup kız kardeşlerine ulaşmış ve orada Metin Akpınar’ın öz babam olduğunu, annem Suphiye Orancı’nın beyanlarından sonra öğrenmiş oldum. 21 yaşındaydım, üniversite öğrencisiydim. Bu süreç çok uzun, çok derin ve yıllarımı verdim” dedi.

Antalya’nın Akseki ilçesinde köyde doğa ile iç içe yaşayan Nebioğlu, 6 yıl kimsesiz çocuklarla yaşadığını dikkat çekti: “O yıllar çok ağırdı. Karanlık odalar, açlık, sefalet. 1988’li yılların şartları çok zordu. 6 yaşındayken Antalya’da fizik öğretmeni Özdemir Nebioğlu ve eşi Emine Nebioğlu beni evlat edindi. İkiz kardeşim olduğunu da orada öğrendim. Yetkililer ‘İkizleri ayıramayız’ deyince kardeşimle ayrılmadık. O benim ilk kök bağım oldu. Arayışımın en büyük sebebi ikiz olarak dünyaya gelmekti.”

TEK GECELİK İLİŞKİ BENİ YIKTI

Akpınar’ın annesiyle ilişkisinden ‘tek gecelik’ olarak bahsetmesine de değinen Nebioğlu, “Beni çok üzdü, hedef haline geldim. Bu nedenle hem çocukluk yaralarım hem de insan onuruna sahip çıkma adına tazminat davası açtım. Kendisiyle görüşme talebim yok, bu sorumluluk bana ait değildir” dedi.

Tüm çocukların sesi olmak istediğini söyleyen Nebioğlu, “Susturulmuş her bireye destek vereceğim. Karşı taraftan bana, ‘Dondurma mı alacaktık, parka mı götürecektik, salıncakta mı sallandıracaktık?’ dediler. Ben de kendi eksikliklerimin üzerine gitmeye karar verdim. Kimsesiz çocuklara dondurma alacağım, parka götüreceğim, salıncakta sallandıracağım. Hayallerimi bunun üzerine kurdum. Türkiye’nin buna ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.



Source link

spot_img

benzer haberler

spot_img