“ALPER ‘VURULDUM ABİ’ DEYİP SIRT ÜSTÜ GERİYE DÜŞTÜ”
Oğlu Doğukan’a saldırılmaya çalışıldığını söyleyen Ümit Büyükgöze, “Tutamadım, ayırmaya uğraştım, burada başlayan olay yolun karşı tarafına taştı. Yol dediğim yer; sağımız deniz, solumuz deniz. Kaçacak bir yerimiz yok, sığınacak bir yerimiz yok. Mecburen arabadaki silahımı alayım havaya ateş edeyim, korkutayım, kaçırayım diye düşündüm. Arabadan silahımı aldım. Sürgüyü çektiğim anda üzerime Alper ve Alpaslan saldırdı. Kolumdaki şu görmüş olduğunuz yer ısırılarak kopartılan bir parçadır. Alpaslan ısırdı. Bu kolum iki kişinin 4 eli tarafından baskı altında tutulurken, Alper silahı namlu kısmından tutmuş elimden çekip almaya uğraşıyor. Ben kimseyi vurmadım. Kimseye ateş etmedim. Kimseye hedef gözetmedim. Silahın patlama anında sadece Alper, ‘Vuruldum ağabey’ deyip olduğu yerden sırt üstü geriye düştü” ifadelerini kullandı.
“EŞİMİ BİLE İSTEYE ÖLDÜRDÜLER”
Eşinin nasıl öldürüldüğünü anlatan Burçin Uygun ise, “Eşimin yanında yeğenleri varken sanık Doğukan tartışma çıkartıyor. Tartışma esnasında Doğukan eşimin yeğenlerine saldırıyor, eşim de araya giriyor. Kavga esnasında Doğukan babasına, eşimin yeğenleri ve eşim için küfrederek ‘Baba öldürelim bunları’ demiş. Babası da arabaya yönelip silahını alıyor, eşimi önce elinden vuruyor. Eşim, ‘Ağabey ne yapıyorsun’ diyor. İkinci kurşunu da eşimin kalbine sıkıp öldürüyor. Ben bu olayın tasarlanıp planlandığını düşünüyorum. Eşimi bile isteye öldürdüler. Eşim aynı zamanda devlet memuruydu. Akşam 17.00’den sonra geldiğinde de tekne tamiri yapıyordu. Sanıklar da burada tekne tamiri yapıyorlardı. Eşim daha genç ve işi bilen birisiydi. Bize daha çok iş gelirken, onların işleri azalmıştı. Zannedersem bu yüzden biraz da çekememezlik oluştu, bunu kendilerine yediremediler. Bu yüzden bir tartışma çıkarıp bir bahaneyle eşimi vurdular” dedi.