KAN ŞEKERİ DENGESİ
Dr. Lee, beslenme sisteminin içerdiği şekerin (glikoz) kan dolaşımındaki emilme hızını kontrol etmeye de yardımcı olur. Yüksek lifli bir diyet, glikozun yavaşça emilimini sağlarken, kan şekeri düzeyini sabit tutmaya yardımcı olur. Lif oranı düşük bir diyet ise; ani kan şekeri yükselmelerine ve düşüşüne neden olur. Bu nedenle diyetin lif içeriği özellikle şeker hastaları için büyük önem taşıyor.
YÜKSEK KOLESTEROL
Lif, bağırsaktan kan dolaşımına kolesterol emilimini azaltmaya yardımcı olur. BMJ’de 2013 yılında yapılan bir araştırmaya göre , günde yenen her yedi gram lif için kalp hastalığı riskiniz yüzde dokuz düşüyor. Kolesterolü yüksek olanların yeterince diyet lifi yemesi hayati önem taşıyor.
SUSUZLUK
Lifin bir kısmı çözülüp viskoz bir jel haline geldiği için bol su ile birlikte tüketilmesi gerekiyor. Çok az su ile lif sert ve hacimli kalır. Lif, bağırsağa su çekme eğilimindedir, bu nedenle aynı anda yeterince su içmezseniz, susuz kalabilirsiniz.
KARIN AĞRISI
Dr Lee tüm bu bilgilerin yanı sıra; lif eksikliği bağırsak hareketliliğini etkiler ve irritabl bağırsak sendromu (IBS) ve gastroözofageal reflü hastalığı (GÖRH) gibi tıbbi durumlarla bağlantılı olduğunu belirtti. Bu nedenle lif eksikliği karın ağrısı, şişkinlik, reflü ve kramplara neden olabilir.
Lif içeriği yüksek yiyecekler arasında meyveler, sebzeler, kepekli ekmek, kepekli tahıllar, fasulye, baklagiller, sert kabuklu yemişler ve tohumlar yer alıyor.